Güç birliği adı altında yaklaşık 15 demokratik kitle örgütü Ziraat Bankası merkez şubesi önünde bir araya gelerek kamu bankaları, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, BOTAŞ ve PTT olmak üzere bir çok kurumun Türkiye Varlık Fonu'na devredilmesine tepki göstererek 93 yılda kurduğu milli varlıklarının talan edilemeyeceği vurgulandı.

Bir banka şubesi önündeki eylemde Güç Birliği adına Basın açıklaması yapan. ADD Şube Başkanı Dr. Azmi Kerman, Siyasi iktidar tarafından, devlet düzeni ile ilgili olarak kabul edilemez uygulamalara bir yenisi daha eklenmiştir. Bunun son örneklerinden biri, Türkiye Varlık Fonu adı altında başlatılan uygulamadır. Bu durum, Cumhuriyet dönemi boyunca yaratılan Kamu İktisadi Kuruluşlarının satılarak ve borçlanarak bugüne kadar getirilen uygulamanın artık sürdürülemez olduğunu göstermektedir. Üretim olmadığı için büyütülemeyen vergi tabanı, dolaylı vergiler ile dar gelirlinin sırtına bindirilmiş vergi yükü adaletsizliği devam ederken; Türk Milletinin 93 YILDIR bin bir emek ve zorlukla meydana getirdiği yüz milyarlarca liralık milli varlıkları, yeni harcamalar için kaynak olarak kullanılmak istenilmektedir. Dünyada benzer varlık fonları gelire sahiptir. Bu şekliyle Türkiye Varlık Fonu herhangi bir gelire sahip olmadığı için gerçekte, “Borçlanma Fonu”dur. Başta Kamu Bankaları, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı, BOTAŞ ve PTT olmak üzere nakit varlığı yüksek kamu kurumlarının fona devredilmesiyle, bu kaynakları kullanacak yönetimin harcamaları hiçbir şekilde denetlenemeyecektir. Bu uygulama, “bütçede birlik” ve “bütçede açıklık” ilkeleri ile uyuşmayan keyfi ve saklı işlemlere kapı açacaktır. Varlık Fonu kullanılarak yapılacak işlemler, gelecek kuşakları, katlanarak artacak borç yükü altında bırakacaktır. Türk Milletinin varlığı olan Kamu Kuruluşlarının Varlık Fonuna devri; Osmanlı döneminde çöküşü hızlandıran Düyun-u Umumiye’ye dönüş demektir. Bu durum, Cumhuriyetin kuruluş değerlerinden ne kadar uzaklaşılırsa batağa saplanmanın da o kadar hızlandığının bir göstergesidir. Milletimiz, kamu varlıklarımızın eritilmesine sessiz kalmamalıdır. ifadelerini kullandı.