Eski bakan Namık Kemal Zeybek, liderliğinde kurulan ATA Parti çalışmalarını sürdürüyor. Son olarak ATA Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Arabacı, partinin ekonomik görüşlerini madde madde açıkladı.

İşte ATA Parti'nin madde madde ekonomi görüşleri

Ata Parti Türkiye için Karma Ekonomik Modelli önermektedir. Özel sektörün kazançlı görmediği sektör ve coğrafi bölgelerde ayrıca başta savunma sektörü olmak üzere ileri teknoloji gerektiren sektörlere devlet yatırım yapmalıdır.

Kapitalist sistem zengini daha zengin, yoksulu daha yoksul hale getirmiş, toplumun çoğunluğunu küçük bir azınlığa neredeyse karın tokluğuna hizmet eder hale getirmiştir. Bu kutuplaşma toplumda sosyal patlama ve çatışmalara yol açacaktır. Karma Ekonomi Modeli yapacağı yatırım ve istihdam çalışmalarıyla bu kutuplaşmaya fırsat vermeyecektir. Toplumcu kalkınma, topluca büyüme ve toplumla paylaşma olacaktır.

B-İLKELER

1-PLANLAMA

Türkiye'de sermaye birikimi yeterli olmadığı için kaynakların yerinde, doğru ve etkin kullanılması için planlı ekonomiye geçilmelidir.

2-TASARRUF

Sermaye birikimini arttırmanın olmazsa olmaz şartı tasarruftur. Tüketimde ve kamu hizmetlerinin görülmesinde tasarruf edilmelidir. Japon ekonomisinin temelindeki güç tasarruf bilincidir.

3-TUTUMLULUK

Hem bireysel hayatımızda hem de kamusal alanda en az maliyetle en çok faydayı elde edebileceğimiz

şekilde davranmalıyız. Bu davranış bilincini okullarda öğretmeli ve kazandırmalıyız.

4-YERLİ MALI

İhtiyacımız olan mal ve hizmetleri satın alırken yerli ürünleri tercih etmeliyiz. Zengin Avrupa ülkeleri bile kendi ürettikleri malları tercih etmekteler. İtalya'da yollardaki araçların yüzde doksanı FIAT markalıdır.

5-DISA BAĞIMLILIĞIN AZALTILMASI

Türkiye enerji, tanm ve hayvancılık, ilaç, ara malları üretiminde dışa bağımlıdır. Bu nedenlerden dolayı her yil 50 milyar Dolar cari açık vermektedir. Bu durum Türkiye'yi daha borçlu ve daha çok dışa bağımlı hale getirmektedir. Cari fazla verecek ekonomik politikalar uygulanmalıdır.

6-URETIM ESASLI BÜYÜME

Ekonomik büyüme mal ve hizmet üretimine dayanmalıdır. Dışardan borçlanarak tüketim malları (konut, araç vs) harcamalarına dayalı büyüme ekonomisi çökmüştür.

7-SERVET VE GELİR DAĞILIMINDA ADALET

Ulusun mutluluğunu sağlamak devletin görevidir. Devletin hiçbir vatandaşı aç açıkta kalmamalı, yaşam kaygısı duymamalıdır. Bunun için devlet her vatandaşına sağlık, eğitim ve sosyal destek vermelidir. Devlet bütçesinden bu amaçla kaynak ayrılmalıdır. Günümüzde emek piyasasında ücret düzeyi çok düşmüştür. Asgari ücret ortalama ücret haline gelmiştir. Gelir dağılımı emekçilerin aleyhine çok bozulmuştur. Bankalardaki 1 tirilyon 41 milyar Dolar mevduatın %40'ı nüfusun %1' ine aittir. Diğer bir ifadeyle toplumdaki en zengin yüzde 5 in serveti yüzde 95 in servetinden daha fazladır.