Spor

Buğrahan Yorumluyor, “Eskişehirspor’da yeni sezon yaklaşıyor”

Abone Ol

“Yeni sezona az bir süre kaldı.” İfadesini kullandım ama TFF henüz bu konuyla ilgili resmi bir açıklama yapmadı. Federasyonun geçmiş dönemde yaptığı işlere baktığımızda, Bölgesel Amatör Lig sezonunun yarın da başlama ihtimali var 1 ay sonra da… TFF gerçekten başarısız bir plan ve programlama ile BAL’da 2023-2024 sezonuna hazırlanıyor. Bu konuyu daha fazla uzatmayacağım çünkü sonuçta lig bir şekilde başlayacak ve bizim dikkat kesilmemiz gereken nokta Eskişehirspor’un şampiyonluğu.

Eskişehirspor ile ilgili uzun bir süredir değerlendirme yapamadım. Buradan öncelikle beni takip eden Eskişehirspor ve futbol tutkunlarından özür diliyorum. İş yoğunluğuna tek başına karşı koymaya çalışınca bazen, bazı işler aksıyor maalesef. “Buğrahan Yorumluyor” yazamasam da haberler ile sizlerle olmaya çalışıyorum ve elbette bu süreçte Eskişehirspor’u, Anadolu Üniversitesi’ni ve diğer temsilcilerimizi yakından takip etmeyi ihmal etmedim.

Konuyu Eskişehirspor özeline getirirsek, İbrahim Baş yönetimindeki takım 3. etap kamp çalışmalarına geçtiğimiz cumartesi başladı. Hemen bir gün sonra ise Eskişehirspor, komşu il temsilcisi Bilecikspor ile Bozüyük İlçe Stadyumu’nda özel bir maç oynadı. Maçtan 2-0 galip ayrılan Es Es skor olarak herkesi memnun etse de bana hem taraftarlardan hem de maçı takip eden spor çevrelerinden takım ile ilgili olumsuz eleştiriler geldi. Bilecikspor maçına yeniden döneceğiz; fakat öncelikle biraz daha geriye gidelim.

İlk hazırlık maçına Afyonkarahisar’da, Yozgat Belediye Bozokspor karşısında çıkan Eskişehirspor bu maçta geleceğe dair çok done vermedi. İlk hazırlık maçı olması, maçın yaşanan olaylar ile yarıda kalması da işin tuzun biberi oldu. İkinci etap kampı kapsamında Çeşme Belediyespor karşısına yine Afyonkarahisar’da çıkan Eskişehirspor dişli rakibine kaybetti. Ben bu maçı izleme şansına erişemedim. Fakat maça giden ve futbol bilgisine güvendiğim dostların takımın henüz hazır olmadığını ve tempo sorunu olduğunu söyledi.

Eskişehirspor Afyon sonrasında, Eskişehir’e geri döndü. Buradaki ilk hazırlık maçını Kütahya İl Özel İdare ile oynayan Kırmızı Şimşekler, Kütahya temsilcisini 3-0 gibi net bir skorla geçti. Kütahya futbolunu da elimden geldiğince takip eden biri olarak Kütahya İl Özel İdare’nin bu sezon BAL’a yükselen çok mütevazı bir takım olduğunu söyleyebilirim. Yani, bu maç Eskişehirspor için bir ölçü maçı değil, adeta bir ısınma turuydu. Sonrasında Eskişehir Demirspor ile Abdurrahman Temel’de karşılaşan Es Es bu karşılaşmayı da 1-0 ile geçti. Eskişehir Demirspor şahsi olarak çok sevdiğim ve hatta gönül bağlarım olduğunu söyleyebileceğim bir takım olmasına rağmen BAL’da Es Es seviyesinde bir ekip olmadığını da açıklıkla dile getirmem gerek. Eskişehir temsilcisi görünen o ki ligde kalmak için mücadele verecek. Eskişehirspor ise şampiyonluk için! Bu nedenle Demirspor da Es Es net bir rakip olarak görülemez.

Gelelim Bilecikspor maçına. 3. etap kampı başlar başlamaz oynanan Bilecikspor maçında Es Es’in ne yapacağı merak ediliyordu. Bilecik mütevazı bir takım olsa da özellikle Sakarya, Kocaeli ve Bilecik çevresinden iyi genç oyuncuları transfer etmeyi başardı. Eskişehirspor gibi şampiyonluk kovalayacak ekiplere sorun çıkarabilecek bir görüntü çizen Bilecikspor’a karşı oynanan futboldan başlayarak takımının şu anki durumuna göz atmak istiyorum.

Bilecik maçı da dahil olmak üzere Eskişehirspor’a gelen en büyük eleştirilerden biri takımın tempo sorunu olduğu yönünde. Buna futboldan biraz anlayan bir insanın katılmaması mümkün değil. Fakat Eskişehirspor’un izleyemediğim maçlarını bir kenara bırakırsak tüm rakipleri bu tempo sorununu ziyadesiyle yaşıyor. Bölgesel Amatör Lig’i profesyonel bir bakış açısıyla değerlendirmek çok yanlış olur. Es Es’te olan temel sorunlar şu an birçok takımın başında var. Bu nedenle Es Es tempo sorununu aşacak zamana ve kaliteye sahip. Takımda asıl dikkat edilmesi gereken durum bence, takım halinde ortaya konan yetenek yüzdesindeki eksiklik. Barış Memiş, Sergen Şakirler, İsmail Palta, zaman zaman Fatih Çakır ve Kerem Eryılmaz dışında ortaya kreatiflik koyabilen pek fazla oyuncu yok. Şimdi diyeceksiniz ki bu kadar oyuncu bir takımın yaratıcı futbol oynaması için yeterli değil mi? Elbette bu isimlerin tamamına yakını aynı anda sahada olsa kreatiflik sorunu çözülebilir. Fakat hem BAL’daki genç oyuncu kontenjanı zorunluluğu hem de yaratıcı oyuncuların bazılarının birbiri ile aynı mevkide oynuyor olması temelde yaratıcılık sorununu ortaya çıkarıyor. Bu arada geçen sezon Anadolu Üniversitesi ile BAL’ın tozunu attıran Fatih Çakır’ın düşük formu da yaratıcılık tarafında sorun var izlenimi yaratan bir etken olabilir. Fatih biraz daha kıpırdanır ve lige hazır girerse, Barış-Sergen-İsmail gibi ayaklar zaman zaman yedek kalmayı dert etmeyerek takım için kendilerini formaya adarsa yaratıcılık sorunu rahatça çözülebilir. Ayrıca alternatif olarak Kerem, Hasan Alp, Hakan Aydemir gibi hiç de fena olmayan futbolcular da Eskişehirspor kadrosunda yer alıyor.

Evet tempo düşük, evet yaratıcılık konusunda bazı sorunlar var. Bunlar aşılabilir ve Eskişehirspor lige bomba gibi girebilir. Fakat gözüme çarpan üç sorun daha var ki buralara acil müdahale gerekiyor. Birincisi isteksiz görünen futbolcular. Takımda bir enerji düşüklüğü mevcut. Bakın tempo demiyorum, o ayrı bir durum. Takımda bence hem mental hem de fiziksel bir enerji eksikliği var. Bu durum tabii ki yoğun kamp dönemlerine ve sert antrenmanlara bağlı olabilir. İbrahim hoca konuyu yakından takip ettiği için sebebini en iyi o bilir. Eğer durum bundan ibaretse bu sorun da şimdilik önem listesinden elenebilir.

 İkinci önemli sorun bence golcü eksiği. Ercan Kuruçay Bilecikspor’a güzel bir kafa golü atsa da beni geride kalan maçlarda memnun etmeyi başaramadı. Ercan’ın çok ağır kaldığını ve tabiri caizse topu ayağına beklediğini söylemek yanlış olmaz. Ercan’ı yedekleyecek ya da onunla forma rekabetine girecek bir santrafor ihtiyacımız var. Bu isim takımdan devşirilecekse Hakan Aydemir değil bence Hasan Alp olmalı. Hakan’ı santrafor oynatmak Hakan’ın kanatlardaki etkinliğinden faydalanamamak anlamına geliyor. Hasan Alp uzun boyuyla ve fiziğiyle Hakan’a göre çok daha rahat bir 9 numara görevi üstlenebilir. Ya da bu bölgeye takımda dengeyi bozmayacak, kulübü finansal olarak zorlamayacak bir transfer yapılmalı. Zaten İbrahim Baş da Bilecikspor maçı sonrasında transfer konusuna yeşil ışık yapan açıklamalarda bulundu.

Gelelim üçüncü önemli noktaya. Savunma tandeminde Beytullah Çamurlu fazla kilolu ve yavaş görünüyor. Ligdeki tempolu oyun ve hızlı forvetlere karşı sorun yaşayabilir. Erdin ise sezon öncesinde Eskişehirspor’un en hazır görünen ve istekli isimlerinden biri olarak ön plana çıkıyor. Erdin’in yanında Beytullah yerine daha çevik bir stoper hiç fena olmaz diyebilirim. Beytullah eğer sezona kadar kendine gelecekse onun forma giymesinde de hiçbir sıkıntı yok. Ben hazırlık maçları ve kamp dönemi gözlemlerimi aktarıyorum. Arda Okumuş geçen sezon iyi bir iş çıkarmıştı. Alanyaspor’dan yeni gelen Mustafa Arda’yı henüz pek gözlemleyemedim ama bu iki isim Beytullah’a alternatif yaratabilir. Hatta Serdar Sudun bile ayağı düzgün bir ön libero olarak stopere evirilebilir. Bu kararı tabii ki Sayın İbrahim Baş verecek. Yine, sol bekte Hayrettin’i başarılı bir şekilde yedekleyecek oyuncu ihtiyacı da net şekilde göze çarpıyor.

Uzun uzadıya analizler sonrası sadede gelirsek Eskişehirspor herkesin de gördüğü üzere henüz yeni sezona tam olarak hazır değil. Ama diğer takımlar da %100 hazır bir görüntü vermiyor. Hemen endişeye kapılmamak lazım. Kadroya nokta atışı yapılacak birkaç transfer ve Eskişehirspor’un yeni sezon öncesi son hazırlık maçlarında görmeye başlayacağımız ilk 11’inin yavaş yavaş oturmasıyla Es Es’in 2023-2024 sezonundaki gerçek kimliği ortaya çıkacaktır. Önemli olan dengeli, koşan, birbiri için ve forma için savaşan bir ekip yaratmak. Bu kimlik oturursa rakip kim olursa olsun Eskişehirspor, hele de böyle bir ligde olduğu her grubun mutlak favorisidir.

Takımı biraz daha izlemek ve İbrahim Hoca’nın takıma yeni dokunuşlar yapıp yapmayacağını iyi takip etmek gerekiyor. Ligin ilk maçına kadar daha çok sular akar… Bekleyip, göreceğiz. Umuyorum her şey Es Es için çok iyi olacak!

Saygılar, selamlar…