Bölge

Giresun'un gizemli ve tarihi cenneti: 'Giresun Adası'

Abone Ol

Parlak türküsü ve lezzetli fındığı ile tanınan Giresun şehri, sadece bu özellikleriyle değil aynı zamanda doğal ve kültürel zenginlikleriyle Türkiye'nin önemli noktalarından biridir. Coğrafi konumu nedeniyle oldukça önemli bir potansiyele sahip olan bu şehir, tarih boyunca pek çok farklı uygarlığa ev sahipliği yapmıştır. 

Adanın yerleşim tarihi Antik Çağa ve hatta Ortaçağa kadar uzanan Doğu Karadeniz bölgesinin tek adası olma özelliğine sahiptir. Adanın sahibi Türkiye Hazinesi olup, 2. derece arkeolojik ve doğal sit alanı kapsamında koruma altındadır. Ortaçağdan kalma kalıntılar, kilise ve şapel gibi manevi yapılarla beraber, bir dizi pithos ve mezar, adanın zengin tarihi ve kültürel mirası hakkında bir fikir vermektedir. Adanın tarihi, yapılan kazılar ve burada bulunan arkeolojik eserlerle MÖ 300'lü yıllara kadar inmektedir. Buna ek olarak, Giresun Adası'nın çok sayıda kuş türü için önemli bir üreme ve yaşam alanı olması nedeniyle biyolojik çeşitlilik açısından da büyük öneme sahip olduğu bilinmektedir.

Fakat Giresun Adası'nın sadece tarihi ve doğa mirasının değil, aynı zamanda da mitoloji ve halk hikayeleri açısından da önemi oldukça büyüktür. Herkül ve Argonotlar'ın Altın Post Efsanesi, Kral Mitridates'in Kızı ve Çoban Hikayesi, Hz. Yusuf'un Altın Heykeli ve Amazon Kadınları Efsanesi gibi pek çok hikaye, adanın mistik atmosferini tamamlar niteliktedir. Adanın en karakteristik özeliklerinden biri olan ve Kibele inancının devamını temsil eden Hamza Taşı, çocuğu olmayan çiftlere evlat müjdesi verir nitelikte efsanelere konu olmuştur. Bereket ve doğurganlığın sembolü olarak görülen bu taş, her sene mayıs ayında gerçekleştirilen "Mayıs Yedisi" törenleri ve "Aksu Şenlikleri" çerçevesinde ziyaret edilmektedir.