5.000 yıllık tarihine sahip olan Kırşehir, zaman içinde birçok farklı kültüre ev sahipliği yapmıştır. Hititler, Persler, Roma İmparatorluğu ve Bizans İmparatorluğu gibi birçok büyük İmparatorluğun hüküm sürdüğü bu şehir, tarihi süreçte birçok farklı adla anılmıştır. Erken dönemlerden itibaren Kırşehir, ilim ve güzel sanatlar alanında önemli bir ağırlığa sahip olmuştur.
Anadolu Selçuklularının hüküm sürdüğü dönemde ise, Kırşehir adeta bir canlanma yaşamıştır. Bu dönemde Kırşehir, Türk Kültür Merkezlerinin en kıymetlilerinden biri olmuştur. Bu çarpıcı tarih içerisinde, Türk İslam'ın büyük şair, düşünür ve mutasavvıflarını yetiştirmiştir. Türk dilinin öncüsü Aşıkpaşa, Ahilik teşkilatının kurucusu Ahi Evran-ı Veli, Süleyman Türkmani, Ahmedi Gülşehri, Hacı Bektaş-ı Veli ve Taptuk Emre gibi büyük isimler bu topraklarda yaşamış ve eser vermiştir.
1243 yıllarında yapılan Kösedağ Savaşı sonrasında Moğollar Anadolu'ya hakim olmuşlardır. Bu dönemde Kırşehir'e Vali olarak atanan Cacaoğlu Nureddin, barışçı bir siyaset ile Kırşehir'i bayındır bir duruma getirmiştir. Yunus Emre gibi değerli isimlerin de yaşadığı bu topraklar, Türklüğün Anadolu'ya yerleşmesinde önemli bir role sahip olmuştur.
Kırşehir, tarih boyunca birçok kez farklı beyliklerin egemenliği altına girdi. Ancak II. Murat döneminde tamamen Osmanlı yönetimine dahil oldu. XIX. yüzyılın ortalarında önemi azalsa da, dönemi boyunca önemli bir durak noktası olarak kalmıştır. Milli Mücadele'de ise, Atatürk'e ev sahipliği yaparak tarihe doğrudan etki etmiştir.
1924 yılında il olan Kırşehir, kısa bir süreliğine ilçe olmuş ve Nevşehir iline bağlanmıştır. Ancak 1957 yılında tekrar il statüsüne kavuşmuştur.
Bu büyüleyici şehir, her gün daha fazla büyümekte ve her açıdan gelişmektedir. Kırşehir, hem tarih kokan bir atmosferi hem de modern olanakları ile geleceğin şehri olmaya adaydır.
Kırşehir'in eski isimleri
Kırşehir, Hititler döneminde Akua Saravena (Su Şehri), Persler döneminde Katpatukya (Kapadokya-Güzel Atlar Ülkesi), Roma döneminde Makissos, Bizans döneminde Justinianapolis ve Anadolu Selçuklu döneminde Gülşehri adını almıştır.