Hititlerden Friglere, Romalılardan Bizanslara, Selçuklulardan Germiyanoğullarına ve Osmanlı Devleti'ne kadar uzanan bu tarihsel süreç, Kütahya'nın geçmişini ve önemini gözler önüne seriyor. Arkeolojik buluntular, Kütahya'nın gelişmiş bir yerleşim merkezi olmasının yanı sıra, zengin maden yatakları sayesinde tarih boyunca büyük ilgi gördüğünü ve geniş ticaret yollarına sahip olduğunu gösteriyor.

Germiyanoğulları Beyliği'nin Başkenti: Kütahya

Malazgirt Zaferi'nden sonra Türk uygarlığıyla tanışan Kütahya, Germiyanoğulları Beyliği'nin başkenti olmuş ve Osmanlı Devleti'nin temelleri bu topraklar üzerinde atılmıştır. Bu tarihi zenginliği ile Kütahya, Türk ve dünya askeri tarihinin en önemli zaferlerinden birinin kazanıldığı yer olarak, benzersiz bir kültürel mirasa ev sahipliği yapıyor.

Antik Dönemde Kütahya: Kotiaeion

Antik dönemde Kütahya'nın ismi "Kotiaeion" olarak biliniyordu. Bu ismin "Kotys’in Kenti" anlamına geldiğini antik dönem coğrafyacısı Strabon belirtmiştir. Kotys, Trakya'da görev yapan ve Romalıların M.S. 38'de Anadolu'ya gönderdiği bir komutanın adıdır.

Kütahya'nın İlk Yerleşim Alanı

Kütahya'nın ilk yerleşim alanının kalesi ve çevresi olduğu düşünülürken, henüz kesin bir kanıt bulunamamıştır. Germiyanoğulları döneminde de kullanılan bu alanda, Roma dönemi nekropol (mezarlık) alanları bulunmuştur. Ancak, bu antik kent hakkındaki en büyük merak konuları; ne zaman ve nerede kurulduğu, kim tarafından ele geçirildiği ve daha birçok bilinmezlik, Kütahya'yı bir sırlar kenti haline getiriyor.