Grafik Tasarımcı ve Güzel Sanatlar Öğretmeni Dr. Songül Esin Erol'un "Anadolu" adını taşıyan ilk kişisel sergisi, seramik, kök boya ipler deri ve ağaç kesitleri ile oluşturulan eserleriyle, Oda Sanat Galerisi'nde sanatseverlerin ilgisiyle karşılaştı.
Sayın Esin Hanım ilk kişisel serginizi içinizdeki “ANADOLU” sevgisi ile açtınız. Gelenek ile günün / çağın buluşması bu sergi anlamında çok kıymetli. Öncelikle siz birçok malzeme kullanarak ağaç ve kök boya iplikleri vb. gibi malzemeler kullanarak yaptığınız çalışmalar hakkında bize biraz bilgi verebilir misiniz?
- İlk kişisel sergimi açmaktan mutluluk duyuyorum, siz sanatseverler "Alışık olduğunuz, tanıdığınız tuval üzerine akrilik boyalar görmeyeceksiniz sergilenen çalışmalarımda. Eserlerimde üzerinde koçboynuzu, eli belinde ve yıldız motifleri kullanılmıştır. Koçboynuzu kahramanlık, kuvvet ve mertliğin sembolüdür. Erkeği temsil eder ve çoğalmanın temeli olan doğurganlığı simgeler. Aynı şekilde eli belinde figürü de doğurganlığı temsil eder. Kadını, analığı, dişiliği temsil eder. Uğurdur, kısmettir, sevinçtir, neşedir eli belinde motifi. Yıldız motifinin ise olduğu eve bereket ve şans getirdiği inanılır. Çalışkanlığı ve üretkenliği temsil eder. Ailesinin ve kendisinin çalışkan ve gayretli olduğu anlatılır bu motifle Anadolu insanı.
-Eserlerinizde hangi malzemeler kullandınız esin hanım?
- Çalışmalarımda kullanılan malzemeler seramik, kök boya ipler, ağaçlar ve deriler kullandım. Zemin üzerine akrilik boya, kök boya ipler, deri, çuval bezi gibi malzemeleri bolca kullandım. İpler yer yer isyan ederek çalışmayı aşıp devam etmiş, yer yer düzen içinde sırasını bozmadan kullanılmıştır. Kullanılan ağaç kesitleri; hayatın içinde becerilerimiz ve kusurlarımız yer buldoğumuz gibi harika dokusu, rengi kabuğu, yaş halkaları ve çatlakları ile sunulmuştur. Deriler çalışmalar üzerinde simgeleşerek yeniden hayat bulmuştur. Motifler genel anlamda çalışmaların odak noktası olarak planlanarak desenlerle desteklenmiştir.
- Esin Hanım “Anadolu” serginizde aklınıza gelen ilk cümleler?
- “Anadolu” dediğimde birçok farklı kültüre ve ev sahipliği yaparak zenginleşmiş. Ve bu zenginliği bize sembollerle, motiflerle aktarmış bir coğrafya aklıma geliyor. Doğduğumuz coğrafyanın kültürel yansımaları her yerde bizimle. Sembollerin diline kulak verirsek Anadolu insanının hikâyelerini görürüz. Halılarda, perdelerde, kapılarda, duvarlarda selamlar bizi bu kültürel miras. Anlatacakları vardır sembollerin; sevinçleri, bayramları, korkuları, hüzünleri insanın hayatı boyunca yaşadığı hikâyelerde
- Esin Hanımın sergisi, 25 Şubat'a kadar her gün 13.00-17.30 saatleri arasında ziyaretçilere açık olacak. Sergiyi ve çalışmalarınız gören ziyaretçiler ne düşünsün, neler hissetsin ya da bu sergi onlarda nasıl bir his bıraksın istersin?
- Acıyı, mutluluğu, farklı kültürlerle çoğalmayı, bir gecede bir sarsıntıyla azalmayı yaşayarak öğrendiğimiz şu günlerde bu motifler kendi iç dünyaları ile yoğurup yeniden yaşadıkları hayatları tekrar göz önüne getirmeleri olsun.