Asayiş olaylarında kanıt niteliği taşıyan görüntülerin alınabilmesi için kamera çözünürlüğünün en az 5 megapiksel olması gerekiyor. Bu seviyede bir sistemin kurulumu ise ortalama 30-35 bin liraya mal olabiliyor. Gece görüş özelliği gibi ek donanımlar da suç tespitini kolaylaştırırken, muhtemel mağduriyetleri önlemeye yardımcı oluyor. Kasım Damlar, vatandaşların genellikle 10-15 bin lira aralığında orta düzey sistemleri tercih ettiğini ifade etti.
“Kamera Sadece ‘Var’ Demek İçin Takılıyor”
Damlar, uygun fiyatlı kameraların çoğu zaman sadece “var” denilmek için tercih edildiğini, asıl farkın acil durumlar sırasında ortaya çıktığını belirtti. “Başta ucuz kamera avantajlı gibi görünse de, olay anında plaka ya da yüz tespiti gibi detaylar için kaliteli kamera şart,” diyen Damlar, ucuz kameraların yalnızca hareketi gösterebildiğini, detaylı bilgi veremediğini vurguladı.
Gece Görüşünde Kalite Belirleyici
Kameraların gece görüş mesafesi de kaliteye bağlı olarak değişiyor. Damlar, “En kötü kameranın bile 15 metre siyah-beyaz gece görüşü olur. Ancak renkli ve 35-40 metreyi görebilen sistemler de mevcut. Bu tamamen bütçeyle alakalı,” dedi.
Sokağı Görüntülemek Serbest, Ev İçi Yasak
Güvenlik kameralarının kullanım alanlarına ilişkin yasal bilgilendirme de yapan Damlar, “Sokağı görüntülemek yasak değil. Ancak kameranız bir evin içine bakıyorsa bu yasaktır. Apartman girişinde de kamera kullanılabilir, ama komşunun kapısını görmemeli,” diye konuştu.
“Merdiven Altı Ürün Kullanmayın”
Kasım Damlar, kamera satın alacak vatandaşlara kalite uyarısında bulunarak, “Belli başlı markaların dışına çıkılmasın, merdiven altı ürünler tercih edilmesin. Kamera, belki 3 yılda bir ihtiyaç duyulacak ama o an tam çalışmalı. Ayrıca, kameraların düzenli bakımının yapılması da önemli,” ifadelerini kullandı.