Eskiden Eskişehirspor için seçmeler olurdu. Orada futbol duayenlerinden ustalar izlerler, o minik evlatlar seçilir ve ondan sonra minikler yıldızlar gençler gibi kategoriler de eğitimlerine devam ederlerdi. Şimdi izleme yok transferler için o işlerden anlayan birileri yok. Saçma sapan bir menejerlik sistemi ile o buna, bu ötekine, öteki diğerine yollar öyle bir iki antrenmana katılır sonra ya kalır, yada yollanır.
Eskiden transfer komitesi vardı. Bunlar bütün ülkedeki amatör profesyonel liglerde oynanan genç yetenekleri izler. Ve alıp kulübe getirirlerdi. Hatta buna futbolcu kaçırması denilirdi. Ama o transfer komitesinde yer alan isimler arasında kimler olduğunu kimse bilmez tam bir gizlilik içinde yürütülen bir çalışma yapılırdı. Neden kimse bilmez di. O dönemde de ahlaksız teklif edenler vardı. "Şu adamı aldır takıma transfer ücretinin yüzde bilmem kaçı senin olsun" denilmesin. Gerçekten işe yarayan futbolcular alınırdı ve kulübün bir lirası ziyan olmazdı. Hatta o futbolcu Gençler Türk futbolunun efsaneleri arasında yer alırlardı.
Eskiden Eskişehirspor Türkiye futbolunun oyuncu vitrini olarak gençleri hem liglere hem de Milli Takıma kazandırır ve kimseye borcu ve eyvallahı olmazdı.
Eskiden Eskişehirspor da oynamak için can atan oyuncular olurdu.
Eskiden Amatör ruhla Profesyonelce savaşan arması forması için oynayan futbolcular vardı.
Şimdi bir maç başı ücretini ödeme de gör başına neler geliyor.?
Eskiden futbol seyretmek için bir eğlence olurdu.
Eskiden herkes işinde başarılı. Herkes görevini yerine getirmek için canla başla çalışırdı.
Eskiden Başarmanın esas nedeni başarılı ahlaklı zeki ve çevik gençler ile yola çıkılır ve kimsenin gözü arkada kalmazdı.
Eskiden herşey güzeldi.
Eskiden Eskişehirspor vardı.
