Bölge

Bartın'ın eski adı

Abone Ol

M.Ö. 3000-2400 yılları arasında, Egeli Akalar, Miken Medeniyeti'ni kurmadan önce, Batı Anadolu kıyılarına yerleştikleri ve burada Bakır Devri Medeniyeti'ni yerli halka öğrettikleri düşünülmektedir. Bu dönemde ayrıca, iç kesimlerde Gaskalar ve Hititler hakimiyet kurmuştur.

Bartın ve Karadeniz kıyılarındaki antik kentlerden biri olan Amasra'nın 4000 yıllık tarihinde, farklı dönemler yaşadıkları ve çoğu zaman aynı kaderi paylaştıkları görülür. Bartın'ın ilk sahipleri, M.Ö. 14. yy'da Gaskalar ve 13. yy'da Hititlerdir.

M.Ö. 12. yy. başında Bartın'ın Bithinya ve Amasra'nın Paphlagonya sınırları içinde yer aldığı tespit edilmiştir. M.Ö. 12. yy. sonlarında ise Bartın Frigler'in ve Amasra Fenikelilerin eline geçmiştir.

Bartın ve çevresinin tarihi, pek çok farklı medeniyetin egemenliği altında geçmiştir. Bu medeniyetler; Kimmerler, Lidyalılar, Persler, Makedonyalılar, Pontuslular ve Romalılar olarak sıralanabilir.

Amasra (Sesamos) ve Kurucaşile (Kromna), Fenikeliler tarafından terk edildikten sonra karanlık bir dönem yaşamış, sonra Megaralı göçmenlerin eline geçmiştir. Sonrasında Bartın ve Amasra, General Eumenes tarafından yönetilmiştir.

Bartın ve çevresi, M.S. 395 yılında Roma-Bizans bölünmesinden sonra Bizans'ın payına düşmüştür. 1084-1096 yılları arasında Kutalmış oğlu Süleyman Beyin kurduğu Türk Emirliği altında yer almıştır. Anadolu Selçukluları, Candaroğulları Beyliği ve Osmanlı İmparatorluğu dönemlerini de yaşayan bölge, Türk hakimiyeti altına girmiştir.

Son olarak, Amasra, Roma döneminde Bitinya-Pontus Eyaleti'nin Pontus bölümünün başkenti olmuştur. Bizans döneminde Ceneviz Kolonisi olarak yönetilmiş ve 1460 yılında Fatih Sultan Mehmet tarafından Osmanlı topraklarına katılmıştır.

Bartın Adının Kaynağı

"Parthenia", bilindiği gibi eski Bartın'ın adıdır ve adını antik çağlarda "Parthenios" adı verilen Bartın Irmağı'ndan alır. Parthenios, Yunan mitolojisi göre bir su tanrısıdır; "Sular İlahı" ya da "Muhteşem Akan Su" anlamına gelir. Ayrıca "Genç Kızlar için Koro Türküleri" ya da tanrıça Athena için kullanılan bir sıfat olan "Genç Bakire" anlamlarına da gelir.

Antik zamanlarda Bartın Irmağı'nın yanında kurulan bu kent, Parthenia adıyla bilinirdi. Yazılı kaynaklarda ise bu adın, zamanla Bartın olarak değiştiği belirtilir.

Ünlü ozan Homeros'un İlyada destanında Truva'yı korumak için Anadolu'dan gelen savaşçılardan bahsederken, Parthenios Irmağı'nın suladığı topraklardan da kahramanların katıldığı belirtilir. Ünlü Coğrafyacı ve tarihçi Amasyalı Strabon da eserlerinde Parthenios'dan bahsetmiştir.

İ.Ö. 14. yüzyılda Bartın kentini Gaskalar sahiplenmiştir. Ardından; Hititler, Frigler, İonlar, Kimmerler, Lidyalılar, Persler, Helenler, Pontuslular, Roma ve Bizanslılar, Selçuklular ve Osmanlılar yaşamış ve kentin tarihine izlerini bırakmışlardır.

Tarihi "Paphlagonia" bölgesindeki antik kentlerden olan Sesamos (Amasra), Kromna (Kurucaşile) ve Erythinoi (Çakraz) günümüzde Bartın sınırları içerisindedir. Bu bölgedeki antik değerlerin en yoğun olarak görüldüğü yer ise Amasra ilçesidir. Dünyanın tek örneği olan Kuşkayası Yol Anıtı, kale ve üzerindeki armalar, Kilise ve Şapel, Bedesten, İnziva mağarası kentin antik değerlerinden sadece bazılarıdır. Tiyatro (5000 kişilik), Forum, Şeref Yolu, akropol ve nekropol gibi yapılar ise hala toprak altında bulunmaktadır.

Osmanlı Döneminde Bartın

Bartın İli'nin, Osmanlı Devleti'ne bağlı olduğu dönemde, yani 1460-1692 yılları arasında, Anadolu Eyaleti'ne bağlı Bolu Sancağı'nda bulunduğu tespit edilmiştir. 1692 yılında ise, Bolu Sancağı'nın lağvedilmesiyle, Bartın 1811'e dek Voyvodalık şeklinde yönetildi. 1811 yılında, tekrar kurulan Bolu Sancağı'na Kastamonu Vilayeti çerçevesinde dahil edildi.

Bu vakit zarfında, çok yönlü ticari yetenekleri sayesinde bölgenin alışveriş merkezi olan ve On İki Divan olarak anılan Bartın, 1867'de ilçe statüsü kazandı. Bartın'ın halkına daha nitelikli hizmet sunmak adına, 1876'da Belediye Teşkilatı kurulmuştur.

Cumhuriyet Döneminde Bartın

Bartın, bir il olarak Türkiye haritasındaki yerini 1920 yılında Zonguldak'a bağlanarak oluşturmuş olup, müteakiben 1924'te il yapısına kavuşmuştur. Sonraki bir gelişme, 07 Eylül 1991 tarihinde gerçekleşmiş ve Bartın, 3760 sayılı bir yasa ile il statüsünü resmen kazanmıştır.

Amasra, Ulus ve Kurucaşile ise bölgedeki önemli ilçeler arasında yer almaktadır. Amasra, Osmanlı döneminden itibaren bir ilçe statüsüne sahipken, Cumhuriyet'in ilanından sonra bucak olarak yeniden tasnif edilmiştir. Ancak 1987 yılında yeniden ilçe unvanını kazanmıştır. Benzer şekilde, Ulus ilçesi 1944'te ve Kurucaşile ise 1957'de ilçe statüsüne kavuşmuştur.

Bartın ilinin genel yapısı dört ana ilçeyi (Merkez, Amasra, Ulus ve Kurucaşile) içerir. Bunların yanı sıra, Arıt, Kozcağız, Kumluca, Abdipaşa ve Hasankadı beldeleri ve toplamda 268 köy bu ilin idari yapılanmasında önemli bir yer tutmaktadır.